Dünyaya barış ve mutluluk getirecek fikre sahip olsanız da onu başarılı bir girişim olarak hayata geçirmek sandığınız kadar kolay olmayacak. Girişimcilik ekosistemine uzaktan baktığınızda gözünüze çarpan başarılı örnekler, bu işe bizzat girdiğinizde imkansızı anlatan birer başarı hikayesine dönüşecek. Bu dönemde, yeni kurulan her girişimin yaşadığı "güvenilirliği sağlama" aşaması, sizin önünüzde de aşılması olanaksız gibi duran bir engel olarak dikilecek.

Özellikle pek çok girişim sermayesinin yatırımlarını tohum aşamasında yapmayıp, büyüme aşamasına sakladığı günümüzde "fikre doygun" bir ekosistem içinde sıyrılmak ve güvenilirlik sağlamak hiç kolay değil. Ancak bunun imkansız olduğunu söylemek de haksızlık olur. Henüz kimsenin adını duymadığı bir girişim için güven kazanmak ya da yeni girdiğiniz pazarda "ben de varım" demek istiyorsanız, Fast Company'den Juliet Travis'in dört önerisine mutlaka kulak verin:

Güvenilirlik için bir hedef belirleyin

Hayalini kurduğunuz girişimden henüz kimsenin haberi olmayabilir. Kulağa kötü gelse de aslında bu sizin için büyük avantaj. Çünkü potansiyel müşterileriniz henüz girişiminizin güvenilir olup olmadığına karar vermiş değil. Bunu değiştirmek ise sizin elinizde. İnsanlara girişiminizin güvenilir olduğunu göstermek ve ürün ya da hizmetlerinizi gönül rahatlığıyla kullanmalarını sağlamak için yapmanız gereken şey aslında çok basit: Güvenilirlik için bir hedef belirlemek.

Nasıl satış rakamları ve büyüme konularında planlar yapıyorsanız, aynısını güvenilirlik için de yapın. Örneğin; "Girişimimle ilgili gelen tüm şikayetlerle kesinlikle tek tek ilgileneceğim." deyin ve bu maddeyi "Güvenilirlik Hedefleri" listenize ekleyin. Ekibinizle birlikte güvenlik hedefleriniz üzerine yoğunlaşın. Kullanıcılarınızı analiz edin, pazar araştırmaları yapın, kendinize sorular sorun. Güvenilirlik listenize hangi maddeleri eklerseniz insanların güvenini kazanırsınız? Güveni kazanmak ve kaybetmemek için ne yapmamalısınız?

Sadece bu soruların cevaplarını aramak bile insanların girişiminize güvenmesi için iyi bir sebep. Bir de bu çalışmayı tamamladığınızı düşünün. Artık elinizde bir hedef var ve bu hedeflere sadık kalarak insanların güvenini kazanabileceğinizi biliyorsunuz. Hedeflerinize sadık kalmalı, girişiminize güven duyulması için elinizden gelen her şeyi yapmalısınız.

Çevrenizin gücünü kullanın

Girişimler inanç ve güven üzerine kurulur. Girişimde tek başınıza değilseniz, ufak da olsa bir ekibiniz varsa, bu ekipteki herkesin girişiminize inandığını bilirsiniz. Yatırımcılarınızı ve iş ortaklarınızı da sürece dahil edebilirsiniz. Sonuçta herkes fikrinizin gerçekten iyi olduğuna inanıyor. Peki herkes bu inancı neden kendi çevresiyle paylaşmasın?

Projeye duyduğunuz güveni, ona olan inancınızı çevrenizdeki insanlarla paylaşın. Bırakın bu inanç yayılsın. Facebook'ta, LinkedIn'de, Twitter gibi sosyal medya hesaplarınızda girişiminizden bahsedin. Birlikte çalıştığınız insanların, yatırımcılarınızın size duyduğu güveni insanlara anlatmanın bir yolunu bulun; mesela internet sitenizde paylaşın. Küçük gibi görünen bu adımlar sayesinde çevrenizin gücünü arkanıza almış olacaksınız.

İnternetin nimetlerinden yararlanın

Herkesin girişiminizden bahsetmesi için henüz erken olabilir. Televizyon reklamlarına ayıracak bütçeniz ise muhtemelen uzun bir süre daha olmayacak. Ama insanlara, yani potansiyel müşterilerinize de bir şekilde ulaşmanız gerekiyor. Yapmanız gereken şey ise çok basit. İnternetin nimetlerinden yararlanın, ortamlarda boy gösterin. Yaptığınız işle alakalı mecraları tespit edip, bu mecralarda adınızı duyurun. Hizmet ya da ürününüzün ne kadar iyi olduğunu insanlara aktarın.

Sosyal medyanın, forumların ve soru-cevap sitelerinin gücünü arkanıza alın. Youtube'da bir kanal açıp, insanlara videolar ile ulaşmayı deneyin. Denemekten vazgeçmeyin. İnsanlar zamanla yaratacağınız bu kimliği benimseyecek ve hizmet verdiğiniz alanda sizi bir otorite olarak görmeye başlayacak. Bugüne kadar sayısız girişim bu metotları kullanarak kitleleri çevresinde toplamayı başardı.

Sorumluluklarınızın farkında olun

Ekip arkadaşlarınız ve çevreniz girişiminize çok büyük katkı sağlayacaktır. Ancak potansiyel müşterileriniz en çok girişimin başındaki kişiyle; yani sizinle ilgilenecek. Çünkü markalar, başındaki liderler ile özdeşleştirilir. Başarılı girişimlerden milyon dolarlık firmalara, bu kural hiç değişmez. Microsoft'un kurucusu Bill Gates'in sürekli yeni bir yardım kampanyasıyla çıkagelmesi rastlantı değil. Hikayeniz, yaşam tarzınız, ilişkileriniz ve insanları nasıl etkilediğiniz çok ama çok önemli. Sorumluluklarınızın farkında olmalı, insanlara ilham vermelisiniz. Google ofislerinde neden hiç kağıt kullanılmadığını, tüm evrak işlerinin neden dijitalize edildiğini düşünerek işe koyulabilirsiniz.